Değersizlik Duygusu Nedir | Baş Etmek ve Çözüm Yolları

Değersizlik Duygusu Nedir | Baş Etmek ve Çözüm Yolları
Değersizlik duygusu, bireyin psikolojisinde büyük bozunumlara yol açan, diğer birçok ruhsal sıkıntının temelinde temellenen ve kişinin kendi varoluşunun kıymetinin bilincinde olmaması halidir. Sinsi ve altta yatan bir problemdir. Değersizlik hissi yaşayan bireylerde gerek günlük yaşamlarında gerek hayatın birçok kolunda mutluluk ve tatminden uzak kalma hali gözlenir. Bu yazımızda değersizlik duygusu ile ilgili detaylı bilgi vereceğiz ve ardından baş etme, çözüm için yapılabileceklerden bahsedeceğiz.

Değersizlik Duygusu Belirtileri

Değersizlik duygusunu ve belirtilerini belli başlı özellik, tutumlardan çıkarabiliriz. Kişi; kendini genellikle geri plana atar ve “fark etmez, ben uyarım” gibi kelimeleri günlük yaşamında sık kullanır. Kendi istek ve arzularını geri plana atar. Kendine konforlu şeyleri ve hayatını kolaylaştıracak araçları çok görür. Maddi şeyleri kendine hak görmeyebilir, sevgi ve alakayı hak etmediğini düşünebilir, sevilmeye değer olmadığına yönelik inanç barındırabilir.

Değersizlik Duygusu

İlişkilerde Bazı Belirtiler

İlişkilerde ilk adımı atmaz, karşıdan girişim bekler, partnerinin haksız kaprislerini çeker, görmezden gelir, idare eder. Kendisine alttan alma misyonunu yükler. İlişkinin bitme durumunda karşısındaki kişiyi kaybettiği hissi yaşar, karşıdaki kişinin de kendisini kaybetmiş olduğu aklına gelmez. Çabalaması ve emek vermesi gereken taraf olarak kendini görür. Partnerinin ihmalkarlıklarını, tutarsız davranışlarını görmezden gelir, örtbas eder.

Değersiz hissettiren partnere karşı tutum koymakta, yaptırım uygulamak ve sınır koymakta zorlanılır, bağımlılık bulunabilir. Birlikte olunan kişinin doğru kişi olmadığı düşünülse de ilişkiyi bitirme cesareti bulunmaz. Değersiz hisseden kişi kendisini birinin sevdiği durumuyla yetinir ve bunu yok etmek istemez. “Kötü davranıyor ama seviyor da” gibi bir mantığa bürümeyle hareket eder.

Evlilikte Değersizlik Duygusu Yaşamak

Evli kişilerde -özellikle kadınlarda- değersizlik duygusu yaygın görülen bir durumdur. Bu evliliklerde sorunlar çözülemeden ilerlenirse hırçınlaşmalar, karşılıklı suçlamalar, şiddetli tartışma ve geçimsizlikler söz konusu olabiliyor. Eşim bana değersiz hissettiriyor sitemi oluyor, mutsuzluklar baş gösteriyor. Bu tür bir durumda eşinizin tutumu sevgisiz, ilgisiz, önemsemeyen, hatta insan yerine koymayan tarzda bir hâl de olabilir. Bu tabii acı verici bir durumdur.

Birçok durumda da değer görebilmek için eşine tahammülsüz ve agresif yaklaşan kişilerin eşlerinin daha fazla uzaklaştığını, soğuduğunu, itindiğini gözlemliyoruz. Bu tür çetrefilli ve düğümlü durumları çiftlerin kesinlikle kendi arasında daha fazla aşmaya çalışmaması, uzman bir psikolog ve evlilik terapistinden destek alması faydalı olmaktadır.

kendini-degersiz-hissetmek

Kendini Değersiz Hissetmek

Değersizlik hissi, enerjiyi düşüren, yaşam amacını gayesini törpüleyen, depresiflik yaratabilen, dünyayı renkli ve tadılası görmekten uzak tutan bir duygu durumudur. Kendini değersiz hissetmek istemeyen bireyler bundan kurtulmak, baş etmek, nasıl değersizlik duygusundan kurtulabilirim? sorusuyla birlikte araştırma içine girebiliyor. Bu çok faydalı olabiliyor. Yazımızın ilerleyen safhalarında müdahale – nasıl girişimlerin yapılabileceğiyle ilgili bilgiler de vereceğiz.

Değersizlik Duygusu kişinin kendisine önem vermesini ve öz bakımını da engeller. “Neden makyaj yapayım, saçımı kıyafetimi yapayım ki zaten kim benimle olsun” gibi yargılayıcı, peşin hükümlü kendisine hak görmeme tutumları olabilmekte.

Kendini Değersiz Hissetmek Nasıl Aşılır

Bu tür duruma sahip olduğunu hisseden bireyler çözüm arıyor. Haklılar çünkü çok yoran, yıpratan melun bir duygu. Her şeyden önce bu durumu aşmak için öncelikle bu duygunun kabulü şart. Bu tür rahatsız edici ve bütünlüğe tehdit olarak algılanabilecek duyguları bastırırız. Bilinçdışında varlığını devam ettirir. Yer yer kompleksler, tetiklenmelerle gün yüzüne çıksa da altta yatar haldedir. Birçok kişi bu duyguyu kabul etmez, etmek istemez. Fakat içten içe değersizlik hissi kendisini hatırlatır. Bunun içinizde var olduğunu kabul etmeniz ilk adımdır. “Bu var ve bana dahil”.

Kabulden Sonra Tespitler

Değersizlik duygum var dedik. Bu kabulden sonra bu duygu nereden geliyor? neden böyle bir hissiyata sahibim? bu var olan duygunun kaynakları geçmişten ve günümden kimlerden – nelerden besleniyor? gibi sorularla tespitler yapılmalı. Yani artık var aşamasından sonra neden var sorusuna da cevapla birlikte artık değersizlik duygusuna karşı daha elimizin kuvvetlendiği bir aşamaya geçmiş oluyoruz.

Değersiz Hissetmekle Yavaş Yavaş Vedalaşmak

Kabul ve  tespitin ardından değersiz hissetmek ile ilgili kaygılar, bunun üstesinden hiç gelemeyecek miyim? endişeleri dağılmakla beraber bireyde güçlenme, özgüvende ve inançta artış gözlemliyoruz. Bu etapta birey geçmişten daha çok günümüze odaklanmalı, gün içinde kendini değersiz hissettiren durum, olay, kişilere odaklanmalı. Kendi içini dinlemeli ve ne tür reaksiyonlar meydana geliyor takip etmeli. Değersizliği yaratan tetiklenme noktalarını, komplekslerini buldukça onları tekrar yaşadığı durumlarda daha kontrollü ve duygularını kontrol edebilen bir hale evriliyor kişi.

Değersizlik Duygusunu Aşmak İçin Yetersiz Girişimler

Yapılması ve ilerlenmesi gereken doğru yolların dışında bir de efektif olmayan, çok verim alınamayan yaklaşımlar bireylere aşılanabiliyor.

Bunların başında kendine telkin vermek, “ben değerliyim” gibi cümleleri yüzlerce kez tekrarlayın tarzı sığ çözüm önerileri geliyor. Bunlar sizin köklerinizde yer etmiş duyguları çalışmaz, üstüne gitmez. Siz bu cümleleri, olumlamaları tekrarlayıp bir değişim görmedikçe daha da karamsar ve ümitsiz bir hale de gelebilirsiniz. Dolayısıyla fayda göreyim derken zararla da kalkabilirsiniz.

Toksik pozitiflik dediğimiz sorunları görmezden gelme, herşey çok güzel ve güzel de olacak tarzı sorunlarla yüzleşmek ve çözmek yerine “sadece pozitife odaklan” yaklaşımları da hoş sonuçlar vermiyor. Devekuşu kafasını kuma gömdüğü zaman tehlike ortadan kalkmıyor. Tam tersi kendisini daha çok tehlikeye karşı savunmasız hale getiriyor. Pozitif tutum elbette güzel ve umut vaad eden bir tutum fakat ortada problem varsa o da görmezden gelinmemeli.

Kendini Değersiz Hissetmek Neden Olur?

Psikolojik problemlerin ve hayattaki mevkiinin şekillenmesinde temel rol oynayan değersizlik duygusu çok çeşitli sebeplerle birlikte gelişebilir. Yerleştikten sonra birçok durumda ve olayda tetiklenir. Başlıca bazı sebeplere yer vererek bu duygunun yerleşmesinde etkisi olan durumları inceleyelim.

Erken Çocukluk Bakımverenle İlişkiler

Kişiliğin gelişmesinde en önemli evrelerden olan erken çocuklukta bakım verenlerin çocuğa yönelik tutumları, ihtiyaçlarını karşılamaları mühimdir. İhmalin olmaması, çocukla anda kalmak, çocuğun varlığını koşulsuzca kabullenmek ve onamak gerekir. Bunlar gereğince yapılamadığı durumlarda çocuk tam olarak anlamlandıramasa da varlığının onaylanmadığı gibi bir hissiyata yaklaşır.

Çocuğun dünyası 2 kişidir: anne ve baba. Bu iki figürün çocuğa yaşattığı deneyimler, kapsamaları, güvende sıcak bir yakınlık kurulması çocuğa verilen önem – değeri gösterir. Bu mekanizmalarda aksaklıklar ve eksiklikler ileriki hayat safhalarına da yansıyacaktır.

Fedakarlık ve Vericiliğin Öğrenilmesi

Özellikle anne aşırı fedakarsa, kendi hayatından vazgeçmiş bir izlenim veriyorsa, çocukları veya diğer insanlar için birşeyler yapmaktan kendisini unutuyorsa aslında pek de iyi birşey yaptığını söyleyemeyiz. İyi kötü göreceli fakat böyle bir yapıda büyüyen ve anneyi gözlemleyen çocuklar ya “aşırı fedakar olmalıyım çünkü annem böyle yapıyorsa doğrusu bu” gibi bir bilinçdışı geliştiriyor ya da “annem gibi olmayacağım, onun yaptığı hatayı görüyorum” deyip bencillik spektrumuna da kayabilmekte. Denge önemli, denge şart.

“Kırma üzme aman kimsenin canını yakma” telkinleri de üstte belirttiğimiz tarzda bir etki yapabilmekte. Şöyle ki ilk etapta bu cümlede bir zarar görünmüyor. Fakat tam anlamıyla bu mentalitede yaşayan biri gerekli yerlerde öfkesini gösteremiyor, hayır diyemiyor, rahatsızlıklarını iletemiyor, biriktiriyor, duygusal anlamda doluyor ve tükeniyor. Olay ve durumların sonrasında zihni sürekli çalışıyor, “keşke orda öyle söyleseydim, öyle davransaydım” gibi senaryoyu tekrar tekrar yaşama davranışları içsel olarak devam ediyor. Bunlar kişiyi yoruyor, kendisiyle cebelleşmesine yol açıyor.

İlişkiler ve Partnerin Değersiz Hissettirmesi

Yaşamın ilerleyen safhalarında; ergenlik dönemiyle başlayan karşı cinsle romantik etkileşim içine girmekle beraber eğer partnerin olumsuz tutum, önem vermeme, kaale almama, güvensizlik, kısıtlayıcı davranışlar gibi etmenler de değersiz hissetmeye yol açmakta. Temel ve köken problem olmasa da önceki dönemlerdeki hissiyatların hortlamasına, tetiklenmesine yol açan önemli bir ilişki çeşididir romantik ilişkiler.

Evliliklerde eşin değersiz hissettirmesi sık görülen durumlardandır. Alaycı ya da lakayıt şaka adı altında dokundurmalar, tarizler, kök aileleri ön planda tutup eşi ihmal etmek ya da ezdirmek – savunmamak, maddiyatı kullanıp yüzüne vurmak, kişiliğe saldırı ve aşağılama halleri ve birçok sayabileceğimiz madde değersizlik duygusu yüklemeye yönelik maruz kalınabilecek durumlardır.

Projeksiyona Dikkat!

Bireyler kendi değersizlik duygusunu bir başkasına yansıtabiliyor. Buna projeksiyon(yansıtma) denir. Yani örneğin partneriniz – eşiniz değersizlik duygusuna sahip. Bununla baş edemiyor. Sizin kabahatiniz olmayan bir durumda sizi değersiz hissettirmeye yönelik sözlere başvurdu. Siz anlam veremediniz ve işin neresindesiniz bulamıyorsunuz. Fakat o saldırıya ve size olumsuz hissiyatlar yaşatmaya yönelik devam ediyor. Bu, sık karşılaşılan bir fenomendir. Dikkatli ve bilinçli olunmazsa suçluluk, yetersizlik, vicdani rahatsızlık ve tabii değersiz biriymiş gibi enerjilerin içinde kalırsınız.

Kendini Değersiz Hisseden İnsan Nasıl Davranır?

Değersizlik duygusu yoğun olan bireyler birçok şeyi kendilerine hak görmezler, maddi manevi fark etmez, karşısındaki insanı kazanmak için taviz ve ödünler verebilir, kendi istek ve ihtiyaçlarını görmezden gelir, “başkaları için” iki kelimesi bu kişiler için en klişe kalıptır. Sınır koymakta zolanır, hayır demek zordur, sevgiye ve ilgiye aç bir halde olabilir, haz ettiği insanı kaybetmemek için alttan alıp idare etme davranışlarına gözünü kırpmadan girişir.

Değersizlik hissi bulunan insanlar seçim yapma, hedef koyma gibi durumları da çevresindeki insanlara bırakabilir. Planlarda, aktivitelerde uyumlu olur. Çok fazla kendi fikrini beyan etmez, onaylar bir tutumdadır. Etraftaki bireylerden de onay bekler. Diğer kişilerin kendisini onaylamasına, onların teyidinden geçmesine ihtiyaç duyar.

Değersizlik duygusu ile ilgili sorularınız için bakırköy psikolog‘a ulaşıp bilgi alabililir, bireysel ve ilişki sorunları için psikoterapi başvurusunda bulunabilirsiniz.

Bu gönderiyi derecelendirmek için tıklayın!
[Toplam: 0 Ortalama: 0]